Kültürler Arası Osteoporoz - Osteoporoz Merkezi - EverydayHealth.com

Anonim

Osteoporoz gelişme riskiniz, fiziksel aktivite düzeyiniz, diyetiniz, yaşınız, hormon seviyeniz ve genetik dahil olmak üzere birçok faktöre bağlıdır. Ve bu faktörlerin hepsi kendi kültürünüzden ve etnisitenizden etkilenebilirler.

Osteoporoz Riskinde Kültürel ve Etnik Farklılıklar

Herkes osteoporoz geliştirebilirken, Kafkasyalı ve Asyalı kadınlar Afrikalı-Amerikan ve Latin Amerika'dan daha yüksek risk altındadırlar. [

] 50 yaşın üzerindeki Asyalı ve İspanyol olmayan Kafkasyalı kadınların yüzde 20'sinin osteoporoz olduğu tahmin edilirken, yüzde 52'sinin osteopeni olarak bilinen osteoporoz veya kemik kütlesinin azalması olduğu tahmin edilmektedir. Buna karşılık, aynı yaş grubundaki Hispanik kadınların yalnızca yüzde 10'unun osteoporoz ve yüzde 49'unda osteopenisi vardır. 50 yaşın üzerindeki Hispanik olmayan siyah kadınların sadece yüzde 5'inde osteoporoz vardır ve yüzde 35'i kemik kütlesini azaltmıştır. Aynı şekilde, Kafkasyalı ve Asyalı erkekler, Hispanik ve siyah erkeklerden daha yüksek bir osteoporoz prevalansına sahiptir (yüzde 3 ila 4).

Birlikte Kültürel Bulmaca Yapma

Niçin osteoporoz riskinin etnikler arasında değiştiğini anlamak için gruplar, araştırmacılar aşağıdaki faktörleri belirlemişlerdir:

  • Genetik. Genetik kalıtım, osteoporoz riskinde önemli bir rol oynar ve kemik gücünü arttıran genetik özellikler, siyah ve Hispanik insanlarda, osteoporozdan korunmalarına yardımcı olan daha yaygındır.
  • Kemik mineral yoğunluğu Siyah ve Hispanik erkek ve kadınlar, hayatları boyunca diğer etnik gruplara göre daha fazla kemik mineral yoğunluğuna sahip olma eğilimindedirler; bu da kemiklerini daha güçlü ve osteoporoza daha az duyarlı hale getirir. Yakın zamanda yapılan bir araştırmada, siyah kadınların idrarlarında daha az kalsiyum kaybettikleri ve yaşla birlikte daha düşük kemik çökmesi seviyeleri yaşadıkları ve kemik yoğunluğunun daha yüksek olduğu görülmüştür.
  • Vücut büyüklüğündeki farklılıklar Asya kökenli insanlar, diğer etnik gruplarınkinden daha küçük vücut çerçeveleri ve daha kısa ve daha ince olan insanlar osteoporoz gelişme riskini artırmaktadırlar.
  • Kalsiyum alımı Kalsiyum ve D vitamini düşük bir diyet, osteoporoz gelişme olasılığını artırır. Kültürel diyet farklılıkları, tükettiği kalsiyum ve D vitamini miktarını etkileyebilir. Örneğin, Asyalı kadınlar beyaz kadınlardan daha az kalsiyum içeren gıda tüketirler. Bu kısmen, birçok Asyalı-Amerikalı'nın laktoz intoleransı olduğu ve bunun sonucu olarak kalsiyum bakımından zengin süt ürünlerinden uzaklaşabileceği gerçeğine bağlı olabilir.
  • Fiziksel aktivite. Fiziksel aktivite, riski azaltmak için önemlidir. Kilo verme egzersizi (yürüme, koşma ve dans gibi), osteoporozun aslında kemikleri güçlendirir. Diyet gibi, fiziksel aktivite düzeyleri kültürel olarak farklılık gösterebilir.
  • Hormonal durum Özellikle ergenlik döneminde etnik gruplar arasındaki hormonal farklılıkların osteoporoz riskindeki farklılıklara katkıda bulunabileceğini gösteren kanıtlar vardır.

Osteoporoz Risk Araştırması

Kültürel pratiklerdeki farklılıklar, osteoporoz riskinin etnik gruplar arasında neden değiştiğini açıklamaya yardımcı olsa da, bu kültürel farklılıklar resmin tamamını çizmiyor. Örneğin, siyah erkek ve kadınların nispeten düşük bir osteoporoz riski vardır, ancak daha az kalsiyum açısından zengin gıdalar tüketme eğilimi gösterirler ve sıklıkla beyaz muadillerinden daha az fiziksel olarak aktif olabilirler. Teoride, bu faktörler osteoporoz gelişme riskini arttırmalıdır.

Açıkçası, osteoporoz riskinin neden farklı kültürel ve etnik kökenden insanlar arasında değiştiğini anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Umut, bu devam eden araştırmanın hastalığın önlenmesi ve tedavi edilmesi için yeni yollara yol açacağıdır.

Bazı etnik gruplarda osteoporoz riskinin daha düşük olmasına rağmen, bu gruplardan birinin üyesi olmanın akılda tutulmaması önemlidir. Osteoporozdan güvendiğin anlamına gelmez. Herkes osteoporoz geliştirebilir, bu yüzden zamanla kemik sağlığınızı koruyabileceğiniz yollarla ilgili doktorunuzla konuştuğunuzdan emin olun.

arrow